Annesini Mutfakta Zorla Siken Arsız Piç

Derin bir tutku içimi kaplamıştı. İçimde yanan ateşe rağmen zevk dolu bir acıyla dolup taşıyordum. O an, nefesim kesilmişken, bu arzuyla titriyordum. O, tam o anda durmuştu, içimdeki karmaşık duygulara tanık olurken, bedenimdeki gerilimi hissedebiliyordum. Burak yaklaşıp, “Artık sona yaklaşıyoruz, sevgilim. Rahatla, soluk al ve beni öp,” dedi, dudaklarımı hafifçe ısırarak. Gözlerimdeki şehveti hissediyordu. Aynı zamanda içimdeki acı, hazzın yerini almaya başlamıştı. Ne kadar doğru söylediğimi düşünüyordum. Şaka yapmıştım ve onun gülümsemesiyle rahatlamıştım. Akşam boyunca devam eden bu ritüel, yemeğin ardından televizyonun karşısına geçmekle son bulmuştu. Sonraki günler, olağan akışında devam etti. Ulaş işine gidip gelirken, ben de kendi halimde vakit geçiriyordum. Serpil ise nişanlısıyla sık sık buluşuyordu. Bu buluşmalar, bazen geç saatlere kadar sürüyordu. Bir gece eve döndüğünde yüzünde farklı bir ifade vardı. Yunanistan seyahati hakkında konuşurken, yüzündeki ifadeyi görmüştüm. O gece, özellikle o kıyafeti giymek istemiştim. Ancak Ulaş ve Burak’ın yüzlerindeki ifade, planlarımı değiştirmeme neden oldu. Akşam yemeği oldukça eğlenceli geçiyordu. Ulaş ve Burak, birbirinden komik hikayeler anlatarak hepimizi güldürüyordu. İçimdeki tedirginlik gitgide azalıyordu. Birdenbire bir ses, “Müge!” diye bağırdı.