Oda loş, mum ışığıyla aydınlanmıştı. Leyla, Emre’nin karşısında durdu, elbisesinin eteğini hafifçe kaldırdı ve fısıldadı: “İç çamaşırım yok.” Emre’nin nefesi kesildi, gözleri Leyla’nın zarif bedeninde gezindi. Tutkulu bir öpüşmenin ardından Leyla’yı masaya yatırdı, her dokunuşu ateş gibi yakıyordu. İkisi, o anda her şeyi unutup tutkularına teslim oldu. Odada inlemeler ve fısıltılar yankılandı, geceyi unutulmaz kılan bir aşk yaşandı.
Yorum